Sabahın erken saatleriydi. Manavgat Nehri’nin kıyısında kano kiralamak üzere sıradaydım. Hava nemli, kuşlar sessizdi. Derken arkamdan gelen ayak sesleriyle döndüm. Kırmızı şapkasını geriye takmış, parlak gözleriyle gülümseyen biri yaklaştı. “İki kişilik mi alsak?” dedi, hiç tanımadığım halde sanki uzun zamandır tanışıyormuşuz gibi. İşte o anda tanıdım onu. O, içimde sabırla bekleyen heyecanı uyandıran Manavgat Çıtır Escort Yasmin’di.
Kano hafifçe süzülmeye başladığında aramızda garip bir uyum oluştu. Ayrıca Yasmin’in tenine bulaşmış misk ve mandalina kokusu, nehrin serinliğiyle karışıp başka bir his yarattı. Örneğin, kürek çekerken bir an elimi düzeltmek için parmaklarını avucuma koyması… O kısa an, içimde bir titreşim oluşturdu. Bu sadece bir fiziksel temas değildi; bir çağrı gibiydi.
Yavaşça ilerlerken sazlıkların arasında kaybolduk. Yasmin sessizce konuştu: “Sessizlik bazen en çok şeyi söyler.” O cümleyle birlikte göz göze geldiğimizde, içimden “Bu buluşma sıradan bir tanışıklık değil,” diye geçirdim. O, randevu kavramının ötesinde, güven veren, yavaş dokunuşlarla sınır tanımayan biri gibiydi.
Ardından kanoyu kıyıya yanaştırdık. Yasmin hafifçe doğrulup ellerini dizlerimin üzerine bıraktı. Ses çıkarmadan bakıştık. Onunla olmak, karşılıklı istekle kurulmuş sessiz bir anlaşma gibiydi. Geçiş sözcükleriyle ifade etmek gerekirse; “bu an, bir temasın değil, bir bağın başlangıcıydı.”
Sonuç olarak, Manavgat’ta doğanın kalbinde, hem nazik hem de duygusal bir Manavgat Çıtır Escort deneyimi arıyorsan, Yasmin’in gözlerinin içine bir kez bakman yeterli. Her şey orada, zaten sessizce anlatılıyor.
Şimdi küreği bırak ve Yasmin’in sana fısıldayan sessizliğine kendini bırak!